Ebeveynler için Çocuk Mahvetme Rehberi




Çocuklarınızı yetiştirmek için önce kendinizi yetiştirmeniz gerek. Aksi halde, hayvani ihtiyaçlarınız ya da yalnızlığınız ya da içinizdeki boşlukları doldurmak için çocuk sahibi oluyorsunuz demektir.

Nietzsche Ağladığında, Irvin D. Yalom

Bir Semptom Olarak Çocuk

Çocuk, kronik bir ebeveyn semptomudur. Bir kez yapıldığında geriye dönüş yoktur. Niye yapıldığı oldukça önemlidir: Herkes yaptığı için mi? Yapılacak daha önemli başka bir şey olmadığı için mi? Eşlerin kendi aralarında çözemedikleri ilişki sorunlarına geçici bir pansuman niyetiyle mi? Anne-baba, çocuklarıyla kendi çocukluklarını tekrar yaşayabilsin diye mi? Yoksa kendine yeten, üzerinde sahiplik iddiasında bulunulmayacak bir canlının, yaşamı deneyimlemesi arzu edildiği için mi?

Gerideki her sorunun cevabından farklı bir çocuk yaşantısı/kişiliği gelişecektir. Neyse ki insan kortikal/üst-bilişsel donanımı ile kendi üzerine düşünebilen bir varlıktır. Oto-refleksif olması, kendi kendini düzenleyebilmesi, özneyi anne-babasından bir nebze de olsa, ki bu bazen hiç de azımsanmayacak bir ‘nebze’ olabilir, özgü(r-n)leşebilmesini sağlayabilmektedir. Fakat yine de ne yaparsak yapalım ilk tanıdığımız kadın annemiz, ilk tanıdığımız erkek babamızdır çoğu zaman. Onların etkisindeyizdir bîçâre; kâh olumlu kâh olumsuz yönde/biçimde. Anne-babamızla olan bu zorunlu ilişkimizde beliren birtakım ihtimallere bakalım: Onlardan ayrı(l-ş)abilmek, onlara saplanmak, onlar tarafından sürüklenmek, onlardan ölesiye kaç(ın)mak.

Bu yazıda anne-babalığı kuramsal ve deneysel olarak incelemeyeceğim. Çocuğunu mahvetmek isteyen (!) ebeveynlere takip et(me)mesi gereken 10 basamaklı bir rehber sunacağım.

Çocuk Mahvetmeye Kısa Bir Giriş

Çocuğunu mahvetmek isteyen ebeveynler için bu maddelerin sırayla uygulanması gerekmemektedir. Çocuğunuzun yaşına göre istediğiniz maddeden başlayabilirsiniz. Ne kadar çok maddeyi aynı anda uygularsanız, hem çocuğunuzun hem de ailenizin hastalanmasını o kadar garantilemiş olursunuz.

1. Çocuğunuza her hata yaptığında ‘’Ama beni çok üzüyorsun’’ deyin. Sonucunda ya hata yapmaktan deli gibi korkan ve başkalarını da hata yapmakla korkutan ya da bile isteye hata yapan ve bundan keyif alan ama ders alamayan bir çocuğu garantilediniz demektir.

2. Bir meseleyi (ders, oyun, çizim vb.) çözmeye çalışırken denemeler yapan çocuğunuza ‘’Öyle yapılmaz, bak böyle yapacaksın!’’ deyip onun performansını önemsemeyerek, o işin nasıl yapılacağını anlatmaya çalışın. İşte, özgüvensiz, dışa bağımlı bir çocuk için ilk adımı attınız.

3. Tuvalet eğitimi döneminde çişini/kakasını klozete bırakamadığı için çocuğunuzu azarlayın, korkutun. Öfkeli, kabız kişilikli bir yetişkin ufukta görünmeye başladı bile.

4. Eşinizle onun önünde sert tartışmalar yapın. Tartışmalarınız hep çözümsüz kalsın. Çözemediğinizi ona iyice gösterin. Eşinize karşı onu kışkırtın. Deyin ki ‘’Baban/annen zaten hep böyle oğlum/kızım; sen bakma ona.’’ İlişki sorunları yaşayan, eşine ‘zaten hep böyle olduğunu’ söylerken zaten kendisi de hiç ‘başka türlü’ olamayan bir erkek/kadın böyle yetiştirilir işte.

5. Çocuğunuzun duygudurum bozuklukları (depresyon, bipolar vb.) yahut kişilik bozuklukları yaşamasını istiyorsanız şu yolu takip edin: Bugün onun anlayışla karşıladığınız bir davranışına yarın sanki dünkü anlayışlı kişi siz değilmişçesine çıkışın, bağırın. Ertesi gün tekrar aynı davranışa sakince ve anlayışlı biçimde yaklaşın ve bu örüntüyü takip etmeye devam edin. Böyle geçen birkaç yılın sonunda kendinizi hedefe ulaşmış sayabilirsiniz.

6. Bu madde bilhassa orta ve geç yaşlılığında bir kenara fırlatılmak, aranıp sorulmamak isteyen babalara özgü. Çocuğunuz –özellikle- ergenlik dönemine geldiğinde onun sahibinin ‘siz’ olduğunu söyleyin. Onun özgün akıl yürütme denemelerini ‘’Sen daha bir çocuksun, ne anlarsın.’’ gibi cümlelerle değersizleştirin.

7. Çocuğunun başka bir kadınla/erkekle doğru düzgün bir ilişki kurmasını istemeyen anneler, lütfen dikkatle okuyun. Çocuğunuza hala karnınızdaymış gibi davranın. Ağzına besleyin. Her türlü hatasını, düzeltmesine izin vermeden kabullenin. ‘’Oğlum/kızım değil mi? Yapar tabi, yapsın!’’ deyin. Ayrışmasına sakın müsaade etmeyin. Arkadaşlarıyla gezmeye gittiğinde onu dar-layın. Sizin haricinizde başka biriyle iletişim kurmaya çalıştığında ajitasyonu eksik etmeyin, böylece kendini suçlu hissetmesini sağlayın.

8. Sevginizi şarta bağlamak, çocuğunuzu mahvetmeniz için kullanabileceğiniz en etkin yöntemlerden biridir: ‘’ Şöyle yaparsan, seni artık sevmem.’’ Bu sihirli cümlenin mahvedemeyeceği çocuk yoktur.

9. Bebeklik dönemindeyken çocuğunuza az dokunun. Ağlamalarını, yani ihtiyaçlarını önemsemeyin. Onu susturmak için sallayın, ona kızın. Müstakbel bir akıl hastası yaratmak için ideal bir tutumdur bu.

10. Çocuklarınızı birbiriyle, eşinizi ise başka anne-babalar ile kıyaslayın. Bu onların hoşlarına gitmeyecektir ama yine de devam edin. Böylece ailenizdeki anne-baba ve kardeş sistemini dağıtmış ve birtakım kohezyon şemaları yaratmış olacaksınız. Bu ise karşıt gelme bozukluğu, kardeş zorbalığı, eşler arası çatışma gibi bazı ilişki sorunlarının evinizde yaşanmasını oldukça kolaylaştıracaktır.

Son

Çocuk olmak öğrenilecek bir şey değildir ancak anne-baba olmak öğrenilmesi gereken bir süreçtir. Biraz iddialı olacağının farkında olarak söylenebilir ki, çocuğun anne-babasını sevmesi zorunlu bir eylem değildir, ancak anne-baba, çocuğunu sevmeye yazgılı ve zorunludur. Çünkü çocuk, anne-babanın bilinçli/bilinçsiz bir tercihiyken; anne-baba, çocuğun bilinçli/bilinçsiz bir tercihi değildir.

Uzm. Psk. Gökhan Özcan

Yorumlar

Popüler Yayınlar